12 December 2023 - Tuesday

Şeb-i Arus x GAIA Project Showcase x Ethnic Live

Konya, Karatay
Şeb-i Arus x GAIA Project Showcase x Ethnic Live

Event Details

tarihin derinliklerinden gelen mistik bir kutlama;

12 aralık salı akşamı saat 21:30’da Gaia Project'in etnik elektronik melodileri eşliğinde hiçhane’de şeb-i arus’2023 kutlanılmaya devam edecek 

manevi bir birliktelik ve ruhani deneyim vaat eden bu müzikal yolculuk, hiçhanenin mistik atmosferini modern zamanların sesleriyle buluşturacak ve katılımcılara benzersiz bir deneyim sunacak.

Gaia Project'in elektronik ritimleri enstrümental melodilerle bir araya getirerek tasarladığı bu etnik müzikal serüven, şeb-i arus’un anlamını ve kutlamasını modern bir perspektifle yorumlayacak.

mevlana'nın öğretileri, birlik mesajı ve manevi mirası hakkında derinleşirken, aynı zamanda dünya kültürlerine ait melodilerin etkileyici dünyasında yolculuğa çıkmaya hazır mısınız? 

•english•

a mystical celebration from the depths of history;

on the night of December 12th, at 9:30 pm, accompanied by Gaia Project’s ethnic electronic melodies, the celebration of “Şeb-i Arus 2023” will continue at hiçhane 

promising a spiritual connection and a transcendental experience, this musical journey will blend hiçhane’s mystical atmosphere with the sounds of modern times, offering participants a unique experience.

Gaia Project’s electronic rhythms, combined with instrumental melodies, shape this ethnic musical adventure, interpreting the meaning and celebration of “Şeb-i Arus” from a modern perspective.

are you ready to embark on a journey into the captivating world of melodies from various cultures as you delve into the teachings of Rumi, his message of unity and spiritual legacy? 

Performers

LILITH MYK!

12 December 2023 Tuesday 21:30

12 December 2023 Tuesday 23:30


hiçhane insan merkezi, Aziziye Mh. Sokullu Mehmet Paşa Sk. No:6, Karatay, Konya


View Map

Event Promoter

hiçhane • insanmerkezi
hiçhane • insanmerkezi

hiçhane’nin hikayesi, miladi takvimle 2012, hicri takvimle 1433 senesinde başladı. doğunun esrarengizliğinin batının akılcılığına kavuştuğu Anadolu topraklarının merkezinde, Konya'da, Mevlana Celaleddin Rumi Türbesi'nin yanıbaşına inşa edilmiş 80 yaşında bir binada dünyaya gelen hiçhane, değişen, gelişen ve dönüşen organik mekan olma özelliği ile yıllar içerisinde bir insan misali serildi serpildi. her daim ana akıma mesafeli, kurumsal kimlik baskısına karşı güçlü durdu. kendi yolunda kendi bildiğince ilerledi. özgür ve özgün bir gelişim sürecinde bir han misali, dünyanın dört bir yanından kendi yolculuğuna çıkmış yolcuların uğrak merkezi haline geldi. her gelen hiçhane’ye dokundu, kendinden izler bıraktı. insanlar hiçhane’den, hiçhane ise insanlardan beslendi. zaman içerisinde hiçhane, birbirine oldukça uzak sosyo-kültürel kesimlerden gelen insanların bir araya gelip sohbet edebildikleri, müzik yapabildikleri, kendi gelişimleri için gerekli olan özgür alanı bulabildikleri, benzersiz hayat yolculuklarını yargılanmadan birbirleri ile paylaşabildikleri, insan olmanın ortak dilini keşfettikleri bir hane haline geldi. hiçhane kendini tanımladıktan, pozisyonunu alıp sınırlarını esnekliğini kaybetmeden belirledikten sonra, hayat bulduğu Anadolu’nun bilgeliğini okuma yolunda ilerledi. bir mekan olarak yaşamsallığını kültürel temeller üzerine değil, evrensel temeller üzerine oturttu, alma-verme dengesini “aşk” ile tutturdu ve bugüne değin hayatta kalmayı başardı. ekonomik sınırların içerisinde kendisini hapsolmuş hissetmektense, bu sınırlara rağmen prensiplerinden ödün vermemenin, her daim aşkın gücü ile üretmenin ve değerli olanı korumanın karşılığını aldı. hiçhane’nin varoluş hikayesi, cesaretin, merakın, deneyimin, emeğin, neşenin, coşkunun, kısacası aşkın izinde yaşamış olan bilgelerin ve erenlerin izinde ilerleyen ve hem doğuda hem de batıda aşkın güneşini doğurmaya niyetli insan’ların ellerinde yazılmaya devam ediyor. hiçhane, tükettiğinden daha fazla üretmeye gayret göstererek, sanatı ilahlaştırmaktansa yaşama dahil ederek, söylenmemiş sözleri söylemeye özen göstererek günümüz insanına ve tüm mekanlara örnek oluyor. omuzlarımızda taşıdığımız görünmeyen heybemizi kadim mirasların klasik değerleriyle doldurmaya ve önceki nesillerin geleceğin sonsuzluğa uzanan patikasına serpiştirdiği ekmek kırıntılarını fütüristik ve çağa uygun bir düsturla takip etmeye davet ediyor. çünkü hiçhane ilk gününden bugününe kadar yalnızca tek bir şeye inanıyor; “aşk olsun gerisi zaten olur” diyor.