11 Şubat 2024 - Pazar

ZAMAN TÜNELİNDE ŞARAP TADIMI SERİSİ 1 - DÖRT ANADOLU UYGARLIĞI - SEKİZ ANADOLU ŞARABI

İstanbul, Kadıköy
ZAMAN TÜNELİNDE ŞARAP TADIMI SERİSİ 1 - DÖRT ANADOLU UYGARLIĞI - SEKİZ ANADOLU ŞARABI

Etkinlik Detayları

Anadolu toprakları, şarabın tarih sahnesine çıktığı ilk günlerden beri şarap kültürünün merkezinde yer almış. Binlerce yıl boyunca bu topraklar farklı kavimler tarafından kullanılmış, her birinin bıraktığı izlerin birikimiyle bugün sahip olduğumuz değerler ortaya çıkmış.

Anadolu’da yaşayan uygarlıkların hepsinin ortak paydalarından birisinin şarap olduğunu, arkeoloji ve tarih bilimleri bize söylüyor. Ülkemizin topraklarında hayat bulan endemik üzümlerin bazıları, tarih kayıtlarında ve söylencelerde de yer bulmuş. Ayrıca uygarlıkların filizlenip kök saldığı bölgelerle endemik üzümlerin doğum yerleri arasında da dikkat çekici paralellikler var. Asmaların binlerce yıldır bu topraklarda yetiştiği hepimizce malum; hiçbiri birdenbire ortaya çıkan, tesadüfi bitkiler değil. Sadece kalıntılarıyla tanıdığımız geçmiş uygarlıkların kayıtlarında bizim bildiğimiz adlarıyla üzüm cinsleri neredeyse yok ama bitkilerin genetik analizleri bize geçmişleri hakkında pek çok şey söylüyor. 

İki etapta gerçekleştireceğimiz bu şarap tadımı serisinde kimilerini tarihten referans aldığımız, kimilerini yakıştırdığımız on altı eşleşmeye yer verdik. Dileriz bu tadım, hepimizi, bir zaman yolculuğu yapar gibi geçmiş uygarlıklarla buluştursun.

Anatolian land have been at the center of wine culture since the first days when wine appeared on the stage of history. These lands have been used by different tribes for thousands of years, and the values we have today have emerged with the accumulation of traces left by each of them.

Archeology and historical sciences tell us that one of the common denominators of all civilizations living in Anatolia is wine. Some of the endemic grapes that come to life in our country's lands have also found a place in historical records and legends. There are also striking parallels between the regions where civilizations sprouted and took root and the birthplaces of endemic grapes. We all know that vines have been growing in these lands for thousands of years; None of them are random plants that appear out of nowhere. There are almost no grape varieties with their names as we know them in the records of past civilizations that we know only through their ruins, but genetic analyzes of plants tell us a lot about their past.

In this wine tasting series, which will be held in two stages, we have included sixteen pairings, some of which we take as reference from history and some of which we find suitable. We hope that this tasting will bring us all together with past civilizations, as if we were traveling in time.

BİRİNCİ ETKİNLİK / SESSION 1

Etkinliğin ilk ayağında yer verdiğimiz şaraplara ve temsil ettikleri uygarlıklara yakından bakalım / Let's take a closer look at the wines we included in the first leg of the event and the civilizations they represent:

İYONYALILAR / IONIANS: Bornova Misketi – Sultaniye

HİTİTLER / HITTITES: Sungurlu Beyazı – Kalecik Karası

LİKYALILAR / LYKIANS: Fersun - Acıkara

SELEFKİLER / SELEPHKIANS: Aküzüm-Göküzüm - Patkara

 

İYONYALILAR / IONIANS

Bornova Misketi – Perdix Şarapları / Sultaniye – Heraki

İyonyalılar için tadacağımız ilk şarap Bornova Misketi üzümünden yapılmış. Tarihin Babası olarak kabul edilen Herodot, eski adı Smyrna olan bugünün İzmir’inden bahsederken yörenin “gül ve bal kokulu şaraplarıyla” tanındığını söyler. Bugün Akdeniz’e komşu pek çok ülkede yetiştirilen, antik dönemdeki adıyla Moskhatos üzümünün, daha sonra Muskat adını aldığı ve doğum yeri İzmir olan Bornova Misketi olduğu genetik çalışmalarla da ortaya çıkarılmış. Bornova Misketi şarabını Urla'daki tesislerinde Perdix Şarapları üretiyor.

İkinci şarabımız aynı coğrafyada eski adıyla Mimas, bugünkü adıyla Karaburun yarımadası doğumlu olan Sultaniye üzümünden yapılıyor. Sultaniye üzümünü hepimiz küçük kahverengi rengi olan kurutulmuş üzüm olarak biliriz. Bu üzümden güçlü aromatik ve asitli yapıya sahip ferahlatıcı, kolay içimli beyaz şaraplar yapılır. Tadımda Herakli tarafından üretilen Sultaniye şarabına yer verdik. 

The first wine we will taste for the Ionians is made from the Bornova Misketi grape. While talking about today's Izmir, formerly known as Smyrna, Herodotus, who is considered the Father of History, says that the region is known for its "wines scented with roses and honey". Genetic studies have also revealed that the grape, known as Moskhatos in ancient times, which is grown in many countries neighboring the Mediterranean today, is Bornova Misketi, which was later named Muscat and whose birthplace is Izmir. Perdix Winery produces Bornova Misketi wine in its facilities in Urla.

Our second wine is made from the Sultaniye grape, which was born in the same geography, formerly known as Mimas, today known as the Karaburun peninsula. We all recognize Sultaniye grapes as small, brown seedless raisins. Refreshing, easy-drinking white wines with a strong aromatic and acidic structure are made from this grape. Sultaniye wine that we will tate is produced by Heraki Winery.

HİTİTLER / HITTITES

Sungurlu Beyazı – Yaban Project / Kalecik Karası – Tomurcukbağ Trajan

Devlet yönetim hiyerarşisinde baş komutanlık makamından sonraki sırayı GAL-GESTİN unvanıyla bağcılıktan sorumlu hanedan üyesine veren Hititler, bağcılığı hukuk sistemi içerisine alarak kurallara bağlamış. Hem kutlamalarda hem dinsel törenlerde şarap, en çok değer verilen ve tüketilen içecek olmuş.

Hitit uygarlığını temsilen tadacağımız ilk şarap Narince üzümünden yapılmış bir beyaz şarap. Narince üzümünün doğum yeri, Hititlerin başkenti Hattuşaş’a neredeyse yürüyüş mesafesinde. Narince şarabını doğduğu yerdeki bağlarda yetişen üzümlerden Diren Şarapları üretiyor.

Hititler için ikinci olarak bir kırmızı şarap tadacağız. Kızılırmak kıyılarının seçkin kırmızı üzümü Kalecik Karası, muhtemelen Hititler zamanında olduğu gibi bugün de kadehlerimizi süslemeye devam ediyor. Kalecik Karası şarabını Ankara'nın Kalecik ilçesindeki Kızılırmak'a komşu bağlarda yetiştiren Tomurcukbağ Şarapları üretiyor.

The Hittites, who gave the rank after the chief commander in the state administration hierarchy to the dynasty member responsible for viticulture with the title of GAL-GESTİN, included viticulture in the legal system and bound it to rules. Wine has become the most valued and consumed beverage in both celebrations and religious ceremonies.

The first wine we will taste representing the Hittite civilization is a white wine made from Sungurlu Beyazı grapes. The birthplace of the Sungurlu Beyazı grape is almost within walking distance of Hattusa, the capital of the Hittites. Yaban Project Winery produces Sungurlu Beyazı wine from grapes grown in the vineyards where it was born.

We will taste a second red wine for the Hittites. Kalecik Karası, the distinguished red grape of the Kızılırmak shores, continues to decorate our glasses today, probably as it did in the Hittite period. Tomurcukbağ Winery, which grows Kalecik Karası wine in the vineyards adjacent to Kızılırmak in Ankara's Kalecik district, produces it.

LİKYALILAR / LYKIANS

 Fersun – Likya Şarapları / Acıkara - Likya Şarapları

Tarih sahnesine Antalya körfezinin batısındaki Teke yarımadasında çıkan Likyalılar’ın yaşadığı toprakların Toros Dağları’ndaki düzlükleri, zengin üzüm çeşitliliğiyle karşımıza gelir. Geride kalan iki bin yılı aşkın süre boyunca varlığını güç bela sürdüren yöre üzümleri, son yıllarda bu mirasa değer veren üreticiler sayesinde şişelerde hayat bulmaya başladı. Tesadüf bu ya, Likya uygarlığını temsil eden iki şarabı da, adını bu uygarlıktan alan Likya Şarapları üretiyor.

Birinci şarabımız Fersun üzümünden yapılan, orta gövdeli, içimi çok kolay olan bir kırmızı şarap.

İkinci şarabımız yörenin güçlü şarap veren üzümlerinden Acıkara. Adındaki acı, şaraba rengini veren pigmentin yoğunluğunu anlatıyor. Çok koyu, adeta siyaha yakın bir bordo renge sahip.

The plains of the Taurus Mountains, where the Lycians, who emerged on the stage of history in the Teke peninsula in the west of the Antalya Gulf, lived, are presented with a rich grape variety. Local grapes, which have barely survived for more than two thousand years, have begun to come to life in bottles in recent years, thanks to producers who value this heritage. Coincidentally, both wines representing the Lycian civilization are produced by Lycia Winery, which takes its name from this civilization.

Our first wine is a medium-bodied, very easy-to-drink red wine made from Fersun grapes.

Our second wine is Acıkara, one of the strong wine-producing grapes of the region. The bitterness in its name describes the density of the pigment that gives the wine its color. It has a very dark burgundy color, almost black.

SELEFKİLER / SELEUCIDS

Göküzüm-Aküzüm – Tasheli Şarapları / Patkara – Selefkia Şarapları

Büyük İskender’in ölümünden sonra Akdeniz sahillerimizin doğusunda ortaya çıkan Selefkiler döneminde, Doğu Toroslar’ın yüksek yamaçlarında yetişen üç üzümün şarap yapımında kullanıldığını varsaymak zor olmasa gerek.

Selefkiler dönemine atfettiğimiz ilk şarabımız, yörenin endemik iki beyaz üzümünden yapılan bir beyaz harman şarap. Aküzüm ve Göküzüm'den yapılan bu şarap yerel üreticilerimizden Tasheli Şarapçılık tarafından üretiliyor.

İkinci şarabın üreticisi, adını bu uygarlıktan almış. Selefkia Şarapları'nın ürettiği kırmızı Patkara şarabı, bu uygarlığı temsilen seçtiğimiz ikinci şarap.

It should not be difficult to assume that three grapes growing on the high slopes of the Eastern Taurus Mountains were used in winemaking during the Seleucids period, which emerged in the east of our Mediterranean coast after the death of Alexander the Great.

Our first wine, which we attribute to the Seleucids' period, is a white blend wine made from two endemic white grapes of the region. This wine, made from Aküzüm and Göküzüm, is produced by one of our local producers, Tasheli Winery.

The producer of the second wine took its name from this civilization. The red Patkara wine produced by Selephkia Winery is the second wine we chose to represent this civilization.

11 Şubat 2024 Pazar 15:00

11 Şubat 2024 Pazar 17:00


Wayana, Caferağa, Ferit Tek Sokağı 60B, Kadıköy/İstanbul, Türkiye, Kadıköy, İstanbul


Haritada Gör

Etkinlik Organizasyonu

Biletino Logo
WAYANA

WAYANA is our wine bar right in the center of Moda Kadikoy, which is one of the most distinguished neighborhoods of Istanbul. We are proud to be serving all the wine list (over 300 labels) by the glass. WAYANA menu includes wine+tapas pairings which introduces the local wines and food to the wine lovers. Moreover WAYANA welcomes wine enthusiasts for local wine tasting events twice a month.