ALİ TUFAN KOÇ İLE DİJİTAL ÇAĞDA HİKAYENİ ANLATMAK

Internet ve dijitalleşmeyle birlikte şeffaflığın, sahiciliğin ve özgünlüğün iletişim, ikna ve güven yaratmada tek geçerli akçe olduğu bir dönemin tam ortasındayız. Bizi biz yapan bireysel hikayelerimiz hayatı anlamlandırmanın olduğu kadar deneyimlerimizden aldığımız dersleri, ilgi alanlarımızı ve uzmanlığımızı; sosyal medya ve yeni nesil iletişim platformları aracılığıyla diğerleriyle paylaşmanın ve dünyaya sunmanın en güçlü yollarından biri. Yeni hikaye anlatım tekniklerine hakim olup bu potansiyel gücü vücuda getirmek ve fırsata dönüştürmekse bizim elimizde: Anlatacağımız basit bir hikâye, bize yeni bir kariyer başarısı getirecek ve gelir sağlayacak ummadık bir işin kapısını aralayabilir; hayalimizi gerçekleştirme yolunda en önemli anahtar rolünü üstlenebilir ya da ikili ilişkilerde bizi daha özgüvenli ve yapıcı hareket eden biri haline getirebilir.

İletişim kurma yöntemlerimiz arasında hikâye anlatımı, aslında en eski, pratik, faydalı ve belki de tehlikeli olanı... İnsanlık kadar eski bir geçmişe sahip hikâye anlatıcılığı, dijital inovasyonun etkisi ve bireysel hikayelerin artan kıymetiyle zorunlu ve köklü bir değişimden geçiyor. İnsan ilişkilerini, iş dünyasını ve bireysel potansiyelimizi doğrudan etkileyecek yeni bir hikâye anlatım anlayışı beliriyor şimdi: Duygu alışverişi yüksek, anlatan değil dinleyen odaklı, daha interaktif, daha gerçek, üç boyutlu ve çok yönlü.

Şu an dünyanın en yenilikçi ve deneysel medya eğitimlerinden biri olan New York Üniversitesi ‘Studio 20’ programıyla, yeni medya ve hikaye anlatım stratejileri üzerine yüksek lisans projesini yürüten gazeteci-yazar Ali Tufan Koç ile “Dijital Çağda Hikâyeni Anlatmak” atölyesi bize şunları öğretir:

Hayatımızdaki “hikâye” potansiyellerini keşfetmemize ve bunlarla neler yapabileceğimizi anlamamıza yardımcı olur. Hangi hikâyeyi ne zaman, nasıl ve neden anlatmalı?

Potansiyelimizi kullanabileceğimiz yeni üretim alanları keşfetmemize yol açar, aynı zamanda günlük hayatımızda daha sağlıklı ve yapıcı ilişkiler geliştirmemize, daha etkili diyaloglar ve ikna edici argümanlar kurmamıza yardımcı olur.

Dijital inovasyonun hikâye anlatımını, diğer iletişim yöntemlerini ve medyayı nasıl değiştirdiğine ışık tutarak yeni çağın gerekliliklerini daha iyi anlamamızı sağlar.

Atölye Lideri

Ali Tufan Koç, İstanbul Teknik Üniversitesi ve State University of New York at New Paltz İşletme mezunu.

Gazeteciliğe, 19 yaşında, Tempo dergisinde muhabir olarak başladı. Milliyet ve Radikal gazetelerinde köşe yazarlığı yaptı, kent yazıları yazdı. GQ Türkiye dergisinin kurulma aşamasında ve Hürriyet Hafta Sonu eklerinde konular editörü olarak görev aldı; aynı yayınlarda popüler kültür üzerine makaleler yazdı, röportajlar yaptı.

2014 yılında, New York Üniversitesi’nde gazetecilik ve kreatif yazarlık dersleri almak üzere, lisans eğitimi sırasında yarı zamanlı bulunduğu New York'a döndü. 2012’de ortağı Sezer Savaşlı ile beraber marka/içerik strateji ve üretim ajansı Fingertips Digital’i; 2018'deyse New York'un bağımsız yayın yapan kültür ve yemek dergisi SUMAC'ı kurdu ve İngiliz Monocle dergisi tarafından “üstün fikirleriyle yemek endüstrisini değiştiren ve değişime zorlayan yenilikçi düşünür ve girişimcilerden biri” olarak gösterildi.

Gazete, dergi ve kitap çalışmalarının yanı sıra, yaratıcı hikâye anlatımı ve modern hayatı daha yaşanılır kılabilmeye dair İstanbul ve New York'ta atölye ve konuşmalar yapıyor. Bir yandan New York Üniversitesi’nde “Dijital İnovasyon ve Yeni Medya” üzerine yüksek lisans öğrenimi görüyor, aynı zamanda GQ Türkiye’nin Genel Yayın Yönetmenliğini yürütüyor.

Deneysel bir novella niteliğindeki ilk kitabı “Kimse Ölmez Bu Şehirde”, Ocak 2019 ayında Alfa Yayınları’na bağlı Mona Kitap’tan çıktı.

Atölye Hakkında

Atölyemiz, 14.00 – 16.30 saatleri arasında gerçekleşecektir.

Zoom platformu üzerinden sunduğumuz online atölyemiz için kaydınızı yaptıktan sonra, etkinlik için bağlanacağınız link ve online deneyim hakkındaki faydalı ön bilgiler, etkinlikten 2 saat önce e-posta adresinize gönderilecektir.